Allah'ın selamı üzerinize olsun..
Bismillah diyerek ilk yazıma başlamalıyım artık.
Şüphesiz elden kayıp giden çok şey var ama bence en mühimi zaman..
Hesapsız harcadıktan sonra nedamet duyacağımız en son şey bile olmamalı aslında bu 'zaman'.
Hangi dinde, hangi dilde ve hangi yaşta olursan olursak olalım vakit; yelkovan ve akrebin durmadan birbirini kovalaması ile akıp gidecek ve gün gelecek pişmanlıklar fayda vermeyecek.
Zaman kavramı ile söylenecek, yazılıp çizilecek çok şey var lakin bizim derdimiz neden ' tefekkur ve taallum' e ihtiyaç duyduğumuzu 'zaman kaybetmeden' beyan etmektir.
Tefekkur (تفكر); arapça kökenli bir kelime olup dilimizde de aynı anlamı ile kullanılmakta. 'Enine boyuna düşünmek, akıl erdirmeye çalışmak' anlamlarıyla birlikte terim anlamı 'Allah'ın yarattığı her şeyden ibret almak'tır.
Taallum(تعلم) ise; yine arapça bir kelime olup anlamı 'öğrenmek, ilim edinmek'tir.
Gayemiz bize biçilen ömrü "taallum ve tefekkur" ile bereketlendirmektir..
Efendim zamandan başladık madem oradan devam edelim. Elbetteki İslam, zaman dinidir desek yeridir. Bildiğimiz üzere Namaz, Oruç, Hacc gibi bir çok ibadet tayin edilen vakte uygun biçimde gerçekleştirilir.
Muazzam bir disiplindir bu.
Başıboş olamayacağımızın da en büyük nişanesi.
Bizleri ve -kim bilir nerede ve nasıl tükettiğimiz- zamanı yaratan şüphesiz Rabbimizdir.
Her şey geçici iken ezelî olan muhakkak O'dur.
Bütün zamanların ve mekanların derinlikleri ise KUR'AN'dadır.
KUR'AN dedim, bahsettiğim KİTAP hiç de yabancı gelmesin, hani şu raflarda PUTlaştırılan, cildi ve baskısı gün geçtikçe metalaşan, hanımlarımızın cumadan cumaya sadece önceden rezerve edilmiş sureleri 'yüzünden' hızlı hızlı okuduğu, acaba şurda da ne denilmiş diye bir kere dahi üzerinde düşünülmeyen, arada sırada doğuveren anlama merakının akabinde zihinleri saran okusak da anlayamayız ki tabusuyla yine bir kenara itilen o KİTAP işte. Evet evet akıllı telefonlarımızda bi' tık ile 6bin küsur ayeti önümüze serdiğimiz o KİTAP'dan bahsediyorum.
İslam'ı sadece kültürel ögelere indirgeyen zihniyete inat açıp, okumalı ve dini asıl kaynağından öğrenmeli. Kulaktan dolma bilgiler ile değil en doğru şekliyle öğrenmeli hem de.
KURAN ne demek diye merak etmeli mesela en başta ne bileyim.
Büyük ya da küçük bir adım atılmalı.
Ve sen gençsin, biliyorsun, vakit geçiyor ve sen hala gönderiliş amacından habersiz oyalanıyorsun, kalk, oku, anla ve yaşa. Allah'ın ipine sarıl.
OKU.
MERAK ET.
SOR ARAŞTIR ÖĞREN.
DOĞRU KAYNAKLARI ARA VE BUL.
TIPKI ZEVKINE UYGUN YEMEĞI YA DA TELEFONU YA DA CAFEYI AYRINTILI ŞEKILDE ARAYIP BULDUĞUN GIBI.
Velhasıl..
'KUR'AN-I KERÎM bir ucu ALLAH'da diğer ucu sizde olan bir ip gibidir.' buyuruyor Efendimiz (sav).
Müminler olarak bize düşen KUR'AN'a sıkı sıkı sarılmaktır. Dünya hayatı ancak bu şekilde omuzlarda hafifleyecek ve ufuklar ancak bu şekilde genişleyecektir.
Allah ömür verdikçe ilk inen ayetten son inen sureye değin indiriliş amaçlarını da özümseyerek OKU emrinin muhataplarından olup vakitlerimizi bereketlendireceğiz burada.
Gayret bizden tevfîk Allah'tan..
Selametle..
İnsanı biran gerçekten ciddi bir şekilde kendine getirebilen çok güzel bir mümin mesajı çok güzel kalemine ve emeğine sağlık
YanıtlaSilİnsanı biran gerçekten ciddi bir şekilde kendine getirebilen çok güzel bir mümin mesajı çok güzel kalemine ve emeğine sağlık
YanıtlaSil